Ufuk Algıer ile Keyifli Bir Sohbet

Ufuk Algıer’in profesyonel hayatındaki başarısının ardında global bakış açısının yanı sıra farklı kültürlerle çalışmak da yatıyor.

Sıhhi tesisat alanında Avrupa pazar lideri Geberit’in Türkiye Genel Müdürü Ufuk Algıer, ürün geliştirme süreçlerinde yenilikçi bakış açısını devam ettirmeyi temel yapı taşlarından biri olarak görüyor. Bunun için de Geberit ürünlerinde öne çıkarılan önceliklerin başında çevreci, hijyenik ve aynı zamanda tasarım yönlerinin kuvvetli oluşu geliyor. Sporu, özellikle golfü yaşamının odağına yeni yeni almaya başlayan Algıer ile hem profesyonel hem de sosyal hayatını konuştuk.

İç tasarımın dünya devleri Teka Group ve Duravit AG’nin ardından İsviçreli Geberit’te kariyerinize devam ediyorsunuz. Bu deneyimler liderlik yeteneğinizi nasıl biçimlendirdi?

Benim için tüm deneyimlerim ayrı ayrı çok değerli. Hepsinden öğrendiklerimi birikim olarak muhafaza edip çalışma hayatıma adapte edebildim diye düşünüyorum. Global bakış açısına sahip ve farklı kültürlerden insanlarla çalışmış ve çalışıyor olmak daha vizyoner bir bakış açısı kazanmamda etkili oldu. Bunu da tüm iş yönetim süreçlerime uyguladım.

Bu süreç içinde çalışırken şirketiniz ve sektörünüz nasıl değişti?

Ürün geliştirme süreçleri, Geberit’in yenilikçi bakış açısını devam ettirmesinin temel yapı taşlarından biri. Bunun için de ürünlerimizde öne çıkardığımız öncelikler arasında çevreci, hijyenik ve aynı zamanda tasarım yönünün kuvvetli olması geliyor. Bu anlayış doğrultusunda net satışın yaklaşık %3’ünü Ar-Ge yatırımlarına ayırıyoruz. Sektörün hijyene olan bakış açısı da son yıllarda önemli bir değişim gösterdi. Biz de bu anlayış çerçevesinde hijyeni en üst seviyeye çıkaran temassız ürünlerimize yapılan yatırımları daha da artırarak sektöre yön verdik. Sizin rol modelleriniz kimler? Aslına bakarsanız küçük yaşlardan ve ardından da kariyer yolculuğumuzda hep bir rol model ediniyoruz. Bu rol modellerimizin kurumsal hayattaki başarılarını ve/veya aile, sosyal yaşamlarını izliyor kendimize nasıl uyarlarımızın matematiğini çalışıyoruz. Bu noktada rol modelimi, tüm zorluklara rağmen başarıya ulaşmış “herkes” olarak nitelendirebilirim.

Her gün rutininizde yer alan olmazsa olmaz alışkanlıklarınız neler?

Benim için spor yapmak vazgeçilmez bir tutku. Her sabah nispeten erken bir saatte uyanarak güne başlamayı ve sporu hayatıma dâhil etmeyi seviyorum. Bununla birlikte hem Türkiye hem de globalden yayın yapan birçok haber kuruluşunu, özellikle ekonomik gelişmeleri takip edebilmek için gündemimde mutlaka tutuyorum.

Etkili olmanın en önemli kriterleri nelerdir sizce?

Kararlı, güven veren, yol gösterici ve en önemlisi de yapacağınız iş için vizyoner bir planlamaya sahip olmak.

Şeffaf ve yarı saydam malzemeler, yani ışığın geçmesine izin veren malzemelerin yanı sıra gerçek ahşap ve taş gibi doğal malzemeler de çok popüler. Banyo dünyasındaki bir başka güncel terim de “biyofili”. Bu trendler doğrultusunda geliştirdiğiniz ürünler neler?

Banyolardaki doğallık, insanın doğaya olan özleminin son dönemdeki önemli yansıması. Dolayısıyla, insanın yaşayan sistemler ile bir bağ kurması da kaçınılmaz hale geliyor. Bu doğrultuda Geberit ONE serimizin taş ve mermer görünümlü tezgâhları bu bağı güçlendirebilecek yapıda. Isıya, çizilmeye, darbelere, suya ve leke oluşumuna karşı da gösterdiği dayanıklılık dikkat çekici. Citterio serimizde ise cam tezgâh ve dolap kapaklarımız mevcut. Camın tekrar popüler hale gelmesi banyodaki ışık ve yansımaları artırıyor. Tüm bu ürünlerin oluşturduğu uyum ile banyolar daha özel mekânlar haline geliyor.

 Ferahlık, refah ve temizlik için daha fazlasını isteyenler banyoya konfor ve hijyen katan ürünler tercih ediyor. Müşterilerinize daha fazla konfor sağlamak için neler yapıyorsunuz?

Daha fazla konfor için hem teknoloji hem de alanların doğru kullanılması gerekli, banyoda kullanılacak her bir kişisel aksesuarın yerinin belirli olması için çekmece içi düzenleme ve aydınlatma sistemleri, son derece geniş açıyla açılabilen dolap ve çekmeceler, dar alanlar için kompakt ve modüler çözümler sunabiliyoruz. Günün farklı saatlerinde farklı yoğunluktaki ışıkla aydınlatabildiğimiz akıllı banyo, akıllı klozetler, temizliği kolaylaştırıcı KeraTech yüzeyler, kaydırmaz duş tekneleri, hızlı ve kolay montaj için gerekli tüm teknik iyileştirmeleri banyo konfor ve hijyenini artırmak için yapıyoruz.

Kusursuz bir banyonun özellikleri neler olmalı? Bu alanda sizi en şaşırtan talepler ne oldu?

Kusursuz bir banyonun insanların yaşam kalitesini sürdürülebilir bir şekilde iyileştirmesi gerekir. Son kullanıcının ihtiyaçlarını anlamak için bir çalışma gerçekleştirdik. Bu amaçla altı temel ihtiyaç belirledik: Temizlik, kullanım kolaylığı, konfor, alan optimizasyonu, tasarım ve erişilebilirlik. Geberit, tam olarak bu ihtiyaçları karşılayan ürünler ve çözümler geliştirip sunuyor. Benim için özellikle tasarımın fonksiyonellikle birleşmesi önemli. Kullanım zorluğu ortaya çıkaran ve fonksiyonellikten uzak bir tasarım kusursuzluktan çok uzakta olmasının yanı sıra tüketicinin ihtiyacını da gözetememiş demek olur.

Söz kusursuzluk ve ihtiyaçlardan açılmışken, sizin lüks tanımınız nedir?

Aslına bakarsanız bu dünyada mutlu olduğumuz her an hepimiz için bir lüks. Çünkü parayla satın alınamaz bir deneyim olmalı bugünün lüks kavramı. Kariyerimiz, ailemiz, sosyal hayatımızda mutlu ve huzurlu olmak ve güzel deneyimler yaşamak ve sevdiklerine bunu yaşatmak hayatımızın en özel an ve lüksü.

Yoğun bir günün ardından dinlenmek için neler yaparsınız?

Arkadaşlarım ve ailemle keyifle vakit geçirebileceğim alanlar yaratmayı seviyorum. Yalnız başına, inzivaya çekilerek dinlenmek gibi bir tercihim hiç olmadı. Kalabalık gruplar, keyifle yenilen yemekler ve güzel sohbetler beni en dinlendiren alanlar.

Sporla da ilgilisiniz, değil mi?

Uzun sabah yürüyüşlerini severim, hayatımdan hiç eksik etmem. Çok yeni olmakla birlikte golf ile ilgileniyorum. Vakit buldukça değerlendirmeyi seviyorum. Golf ne kadar bireysel gibi görünse de aslına bakarsanız sosyalleşmek için güzel bir spor. Açık havada günün keyfini yaşamak için ideal. Ayrıca tabii ki fiziksel olarak zinde kalmak ve esneklik de kazandıran bir spor. Tüm bunların yanı sıra kent hayatı içerisinde yaşadığımız stresten bir nebze uzaklaşmak, konsantrasyon sağlamak adına sağlam bir egzersiz.

Golfün hangi özellikleri sizi kendine çekiyor?

Bazı iş toplantılarını dâhi golf sahasında gerçekleştirebiliyorsunuz. Yaşadığımız küresel sağlık krizinden sonra kapalı ofislerden bir nebze olsun çıkmak hepimizin arzusu. Golf ile de aslında hem sporunuzu yapıp hem de bazı görüşmelerinizi bu alanda organize edebiliyorsunuz. İnce bir nüans da vermem gerekirse; golf oynarken kişilerin karakterlerinin nasıl olduğunu, konsantrasyonunu nasıl sağladığını ve zor süreçlerle nasıl başa çıktığını anlama konusunda da fikir sahibi olabiliyorsunuz.

Peki ya sanat? Sanatın hayatınızdaki yeri nedir?

 Sanatı, kişisel gelişim ve ruhumuzun rehabilitasyonu için her birimizin vakit ayırabilmesi ve zevklerimize uygun alanlarda da özellikle iyi bir sanatsever olarak takip etmemiz gereken bir hayat mottosu olarak görüyorum. Özellikle takip ettiğim ressamların eserlerini ve sergilerini kaçırmamaya özen gösteriyorum. Bunun yanı sıra bu sanata gönül vermiş genç yetenekleri de keşfedip, bu alandaki emeklerine de katkıda bulunmaya ve takip etmeye çalışıyorum.

Giyim tarzınızı nasıl tanımlarsınız?

Uzun yıllardan bu yana smart casual giyim tarzı öncelikli tercihim oluyor. Günün koşuşturmacası ve yoğunluğunda kendimi daha iyi hissetmemi sağlayan fakat şıklığı da ikinci plana atmayan bu anlayış sayesinde daha rahat parçaları tercih ediyorum. Özellikle yaz mevsiminde de daha açık ve ferah tonları giymek öncelikli tercihim oluyor ancak lacivert rengi de özellikle çok beğenmem sebebiyle olabildiğince giyimime eklemeye çalışıyorum.

Gardırobunuzda vazgeçemediğiniz parçalar neler?

Hem iş hayatımda hem de özel yaşantımda gömlek benim için vazgeçilmez olduğundan, geniş bir yelpazeye sahip olduğumu söyleyebilirim.

Röportaj: Neşe Mesutoğlu