Riva’nın Yeni Amiral Yatı Riva Cinquanta Metri
Güzeller güzeli İtalyan teknelerinin yapımcısı Riva büyük oynuyor.
İtalya’nın Venedik şehrinde buğulu bir haziran akşamı, günbatımından hemen önce siyah kravatlı adamlar tarihi Arsenale’nin önündeki gösterişli deniz taksilerinden ve limuzin teknelerden atlarken ışıl ışıl, şık kıyafetler kuşanmış kadın yolcular incecik topukları iskele tahtalarının arasına girmesin diye dikkatle atıyor adımlarını. Şampanyalarını yudumlayıp mum ışığıyla aydınlanan mavi halıda yürüyerek kanalın kenarındaki kokteyl partisine doğru ilerliyorlar.
Şenliğin ambiyansı ve atmosferi kraliyet düğünlerine yakışır nitelikte. Ama toplaşan konukların giderek artan bir merakla beklediği yerden bembeyaz gelinliğiyle bir gelin değil, bir tekne süzülecek: Riva’nın yeni amiral yatı Riva 50M ya da İtalyan şirket Ferretti Group’un CEO’su Alberto Galassi’nin daha sonra ona koyacağı adla Riva Cinquanta Metri.
Yat sahipleri ve diğerleri biraz beklemek zorunda. Sırada önce Galassi’nin çocukluk arkadaşı ve üç Michelin yıldızlı şef Massimo Bottura’nın hazırladığı akşam yemeği var. Şef, Modena’daki restoranı Osteria Francescana’nın tüm personelini beraberinde getirdi.
Tatlının ardından orkestra çalmaya başlıyor, spot ışıkları ufku tarıyor ve havai fişekler yıldızlı gökyüzünü aydınlatıyor. 50 metrelik Race, Riva’nın gelmiş geçmiş en büyük teknesi, saygın Venedik tersanesinin önündeki sulara giriyor tüm görkemiyle. Sanki podyumda çalımla yürüyen bir mankenmiş de başını sağa sola çevirerek kalabalığı selamlıyormuş gibi kaptan süper yatı zarafetle bir o yana bir bu yana döndürüyor. Dört güverteli süper yatın, geçmişteki Aquarama’lar ve Florida’lardan hayli büyük olmasına rağmen dikkat çekici gümüşi gövdesi, parlak maun küpeşteleri ve Aquarama ile akrabalığını vurgulayan tik ağacından zemin döşemesi sayesinde bir Riva olduğu aşikâr.
Ertesi gün Hotel Danieli’deki öğle yemeğinde, “Ferrari’yi diğer spor otomobillerden kolayca ayırt edebilirsiniz. Riva’yı da diğer teknelerden ayırt ederseniz. Misyonu bu!” diye açıklıyor Galassi; neşeli ve nükteden ruh hali, önceki gece yapılan galanın başarısını yansıtıyor.
Elbette Riva ismi birçok yat meraklısının aklına Brigitte Bardot, George Clooney ve Pierce Brosnan gibi yıldızların hem beyazperdede hem de gerçek hayatta dümenine geçtiği göz alıcı, hızlı ahşap tekneleri getiriyor. 1842’de İtalya’daki Iseo Gölü kıyısında Pietro Riva’nın kurduğu şirket, 1950’lerde İtalyan göllerini ve Akdeniz’i fetheden botlarıyla tanındı; zarif, sağlam, keyifli ahşap tekneler. Ariston ile yola çıktı, sonra Tritone’u (ilk iki motorlu yat) ve Sebino’yu (şirketin ilk serisi) çıkardı ve sonra Bardot’nun meşhur ettiği (onunkisi 1959 yapımıydı) Florida geldi. Riva 1969’da günümüzde hâlâ kullandığı fiberglas malzemeden tekne inşa etmeye başlasa da, son Aquarama’nın tamamlandığı 1996’ya kadar ahşap botlar imal etmeyi sürdürdü.
Galassi’ye göre sadece yeni süper yat serisinin ilk ürünü değil Riva açısından tekne yapımcılığında yeni bir dönemin de temsilcisi olan Race’i ünlü otomobil şirketlerinden birini kuran adamın sayısız yat sahibi oğlu ısmarladı. Officina Italiana Design’ın –uzun soluklu Riva tasarımcısı Mauro Micheli ve Sergio Beretta’nın kurduğu stüdyo– Ferretti Group’un mühendislik ekibi ve Ferretti Group Product Strategic Committee ile birlikte çalışarak tepeden tırnağa tasarladığı yat Galassi’nin “beyaz balinanın antitezi” diye tarif ettiği metalik renkli gövdesindeki uzun ön güvertesi, merkezi strüktürü ve agresif pruvasıyla yalın ve temiz bir profile sahip.
Race aynı zamanda şirketin kreatif gücü Carlo Riva’nın 2017’de 95 yaşında ölmeden hemen önce paylaştığı bir dileğin tezahürü. “Bu yat Carlo Riva’nın gerçekleşen hayali” diyor Galassi. “Bir gün bana ‘1960’larda yaptığımız gibi paslanmaz çelik bir Riva inşa et’ dedi.” Carlo kendisinin tasarladığı ve o dönemin süper yatları olarak kabul edilen Caravelle ve Atlantic motorlu yat serisini kast ediyordu.
Yeni bir serinin başlangıcını temsil ettiğini, taşıdığı 1 numaradan da anlayabileceğiniz Race çelik ve hafif alüminyum karışımından inşa edildi. Ana güvertede beyaz deriden U şeklinde rahat bir kanepe, düz ekran TV ve sahibinin çok sevdiği otomobil yarışlarını izlemesi için Ferrari andaçlarıyla dekore edilmiş özel bir dinlenme alanı da bulunan ana süit yer alıyor. Bu alışılmadık düzenleme genelde ana güvertedeki ana süitin arka tarafında konuşlanan mutfağın alt güverteye yerleştirilmesiyle mümkün olabildi. (Yiyecek/içecek servisini kolaylaştırmak amacıyla bir servis asansörü tüm katlara inip çıkıyor.)
Grilerin ve krem renginin hakimiyetindeki ana yatak odası yumuşak tonlar talep eden yat sahibine maskülen ancak sofistike bir selam gönderiyor. (Race’in sahibi iç mekân tasarımında Micheli’yi tercih etti; müstakbel Riva 50M müşterileri istedikleri dekoratörle çalışabilir). İleri doğru açılan teras denizin üzerinde olağanüstü manzaralar sunan, havadar bir dinlenme alanı oluşturuyor, ayrıca o mesafeden atlamayı göze alanlara suya doğrudan erişim olanağı da veriyor.
Alt güvertede dört kamara daha var. Kaptanın kamarası da Team Italia’nın tedarik ettiği ileri teknoloji ürünü aletlerle donatılmış dümen kumanda dairesinin yanında. Mürettebat bölmeleri alt güvertedeki kabinlerin ilerisinde. 9 metrelik devasa kemeresiyle yatta 12 yolcu ve dokuz mürettebat kalabiliyor. İç mekânları kuşatan yumuşak kumaşlar, deriler ve doğal renkler huzur hissini pekiştiriyor. Gürültünün yaklaşık %40’ını emen ve makine dairesinde yanı başlarında dursanız bile hafif bir vızıltıdan öte bir ses duymamanızı sağlayan jeneratörlerin bu hisse katkısı büyük. Her biri 1.360 beygir güçlü bir çift MTU Iron MAN 8V 4000 M63 motoru sayesinde Race’in maksimum hızı 15 deniz mili ve 12 deniz milinde giderken menzili 3.000 deniz mili.
Dört güvertenin en üstündeki gökyüzü güvertesi; jakuzisi, barı ve dinlenme alanları yüzünden muhtemelen yolcuların gözdesi olacak. Gölgelik görevi de gören simsiyah radar köprüsünün stilize paslanmaz çelik detayları uzaktan hemen fark ediliyor. Sanat tutkunu Galassi öğle yemeğinde, “Seyir ışıklarına dikkat edin” diyor. “Heykel gibiler.”
50M’nin su seviyesindeki plaj kulübü güneşlenmek için kullanılmadığında, Williams Dieseljet 625 bota ev sahipliği ediyor. Ama botu çıkarıp travers kapağı ile yan kapağı açarsanız deniz seviyesindeki güverteden ve güvertenin suya erişimi kolay açık hava lounge’undan yararlanabilirsiniz.
50M yeni süper yat serisi Riva’nın ilk ürünü olmanın yanı sıra Ferretti Group’un İtalya’nın Ancona şehrindeki yeni Süper Yat Departmanı’nda markanın kendine bir yer edinmesine de öncülük ediyor. Serinin tekneleri burada şirketin diğer büyük ısmarlama yatlarıyla birlikte inşa edilecek. Üstelik onlarla paylaştıkları bir ortak özellik daha var: Deniz severlerin en derin arzularını gerçeğe dönüştürmek.