Dior’un Yeni Mücevher Koleksiyonu “Dior et Moi”

Dior Joaillerie, Artistik Direktör Victoire de Castellane’ın sembol haline gelen “toi et moi” (Fransızca “sen ve ben”) ifadesinden ilham alarak tasarladığı, nadir görülen ve yarı değerli taşların bir araya geldiği, yeni yüksek mücevherat koleksiyonu “Dior et Moi”yı sunar.

Dior Joaillerie’nin cüretkar stilini ortaya koyan 39 parçadan oluşan koleksiyonda Victoire de Castellane, birlikte bir sembol haline gelen ikililer üzerine duruyor. Geleneksel parçalardan farklı olarak parmak aralarına yerleştirilerek takılan yüzüklerde, elin ayasını süsleyen modellerde, iddialı tasarımlara sahip kolye ve küpelerde alışılmadık renkler, proporsiyonlar ve formlar bir araya geliyor.

Elmas, zümrüt ve mavi ya da pembe safir taşlar oval, yuvarlak, armut ya da yastık şekillerinde kesilerek lal taşı, turmalin, rubelit, kunzit, turkuaz, opal ve inciyle zevkli kontrpuanlar oluşturuyor.

Beklenmedik 15 farklı renkle yeniden yorumlanan, opak ve saydam yapılı lake, Maison’un mücevher atölyelerindeki olağanüstü işçilik anlayışıyla birçok parçada kendine yer buluyor. Altın tozu, her bir parçadaki yoğun ve parlak renkleri daha da göz alıcı hale getiriyor.

Victoire de Castellane’ın favori taşlarından biri olan opal, koleksiyonun en özel parçalarından biri olan kolye için ekstra büyük boyda kullanılıyor ve hipnotize eden bir elmasla bir araya gelerek bu modele hayat veriyor. Renk skalası yeşilden pembeye uzanan parlak nüanslı asimetrik küpeler, Dior et Moi’nın muzır ve çağdaş karakterini yansıtıyor.

Koleksiyonda yer alan her parçanın, tıpkı gizli mücevherler gibi çift taraflı olarak çalışılmış olması, onları daha da özel kılıyor. Bu yöntemle, motifler ve geometrik formlar zarifçe ortaya çıkarak Dior’un tasarım dilinde detay sanatının ne anlama geldiğini gözler önüne seriyor.

Dior et Moi Koleksiyonu ile Dior’un teknik ustalığının yanında sanatsal özü vurgulanıyor.