Breguet’nin Marine Koleksiyonu

Barcelona limanının içindeki Port Vell yat rıhtımında dolaşıyorsanız muhtemelen sonunda inişli çıkışlı, çelik ve cam bir yapıyla donatılmış ahşaptan yürüyüş yoluna ulaşırsınız.

Burası, Helio Piñon ve Albert Viaplana’nın tasarımına dayanarak 1990’larda inşa edilen Rambla del Mar’dır. Breguet (breguet.com) Ürün Tasarlama ve Geliştirme Müdürü Vincent Laucella, yıllar önce şehri iş gezisi nedeniyle ziyaret ederken dalgayı andıran yapıyı gördüğünde Marine koleksiyonlarını nasıl güncelleyeceklerine hemen karar verdi. Bu dalga formu seneler sonra hem yeni nesil Marine koleksiyonunun hem de Laucella sayesinde sportif yönü yeniden biçimlenen Breguet’nin hâlâ aktif bir unsuru.

Barcelona’nın sıcak Akdeniz iklimi Marine tasarımlarını özellikle etkilemiş olabilir, çünkü koleksiyon profesyonel amaçlı ya da denizcilik temalı diğer saatlerin tersine suya dayalı faaliyetlerle taçlanan bir yaşam tarzını ifade ediyor. Kurucusu Abraham-Louis Breguet’nin bir zamanlar taşıdığı horloger de la marine unvanı, başka bir deyişle Fransız kraliyet donanmasının baş saat yapımcısı makamında oturması, şirketin sürekli dilinde. Ama o dönemde Fransa’da, Breguet de unvanın pratik bir yarar getirmekten ziyade sadece prestij sağladığının fazlasıyla farkındaydı.

Ama bugün Breguet markası her modern tasarımcı için göz korkutucu bir bölge. Tüm saat şirketleri arasında en sıkı tasarım parametrelerine sahip, üstelik haklı bir sebepten. Abraham-Louis Breguet’nin estetik yaklaşımı son derece tutarlıydı ve sınırları belliydi; saatlerin görünümleri de iki asrı aşkın süredir övgü dolu eleştirilerle yoğruluyor. Şirketin artık Classique serisinin parçası olan geleneksel kol saatleri orijinal modellere sıkı sıkıya bağlı kalmak üzere tasarlandı.

İlk Marine koleksiyonunu geliştiren bağımsız tasarımcı Jorg Hysek’ten tam da bu istenmişti zaten. Hedef daha sportif bir Breguet saati yaratmaktı ve ilk versiyon iddialı bir bezel ve iki yanında taç düğmesi muhafazası bulunan torpil şeklinde çıkık bir taç düğmesiyle donatıldı. Kordonlarda Breguet kasa yanlarına özgü yivli süsleme tekrarlanıyordu. Öte yandan gümüş kaplama guilloché desenli kadran, Breguet saat kolları ve Roma rakamlarını koruyan koleksiyona genel olarak bakıldığında pek de yoldan çıktığı söylenemezdi –agresif çizgileriyle tanınan bir tasarımcı açısından bir anomali sayılabilirdi. O agresif dokunuş daha sonra Laucella sayesinde eklendi.

“İlk nesil Marine klasik seriye çok benziyordu” diyor, “Ama daha kalındı. İkinci nesilde amacımız ilk Marine koleksiyondaki kuralları yıkmaktı. Güçlü kuvvetli, çok daha maço olacaktı.” Laucella’nın 2005’te kendini gösteren ilk güncelleme girişiminde orijinal modeldeki birçok kavis gitti, yerlerine net yüzeyler ve köşeler geldi. Boyutları da büyüyen saatler Rambla del Mar’ın dalga motifini alıp onu kadranın merkezinde yeni bir guilloché deseniyle yorumluyordu. Katamaran sereninden esinlenilen geniş boynuzlar kauçuk kayışla buluştukları noktada belirgin bir açı oluşturuyordu.

Laucella’nın ikinci nesil Marine koleksiyonu kalın ve tıknaz spor saatleri çağında kendilerini ne denli evlerinde hissettilerse, bu yıl tam gaz piyasaya çıkan yeni tasarımlar da çağdaşlığı yakalamakta yine o denli başarılı. Laucella koleksiyonu modern olduğu kadar klasik de diye tarif ediyor. Yeni Marine saatleri Classique serisinin orantılarına yakın profilleriyle daha ince. Ama tek parçalı boynuz kullanımı, Super-LumiNova kaplı büyük rakamlar ve guilloché deseninin grafikleşen dalga formu markanın orijinal stille arasına koyduğu en önemli farklar. Laucella, Breguet tasarımının temel unsurlarını modernize etmekte usta ama bunun muhtemelen tekrar tekrar yinelenmesi gereken bir görev olduğunun da bilincinde. “Her tasarımcı gibi ben de Marine’i evrensel bir saat haline getirmek istiyorum” diyor, “Fakat elbette imkânsız.”