Beyaz Perdenin Gerçek Kahramanları: Saatler

Hollywood’un yüksek prodüksiyon bütçeli, bol yıldızlı aksiyon filmlerinin ortak noktası, bu filmlerde başrolü kahramanların değil iddialı saatlerin kapması. En azından saat tutkunlarının gözünden bakınca.

Yaratılan veya canlandırılan karakterin farklı özelliklerine göre seçilen saatler, filmin vizyonda kaldığı sürenin çok daha ötesine taşarak unutulmazlar arasına girebiliyor. Örneğin pek çoğumuzun “gerçek James Bond” kabul ettiği Sean Connery’nin ilk Bond filmi,1962 yapımı Dr. No’da kullandığı Rolex Submariner, koleksiyonerler arasında bir efsane olarak anılıyor. Benzer şekilde Batman’de Bruce Wayne’in tercih ettiği Jaeger-LeCoultre Reverso’dan Apollo 13’te tüm dünyanın konuştuğu bir yolculuğa çıkmaya hazırlanan astronotların tercih ettiği Omega Seamaster’a kadar pek çok saat, oyuncuların bileklerinde kahramanlaşıyor.

Tag Heuer Monaco – Le Mans

Bir döneme damgasını vurmuş efsane oyuncu Steve McQueen, kariyeri boyunca pek çok şeyle özdeşleştirilmiş olabilir; ancak, hiçbiri Tag Heuer Monaco kadar hafızalarda yer etmemiştir. Su geçirmez kare kasasıyla sınırları zorlayan ve ilklere imza atan bu model, 70’lerden günümüze uzanan yaklaşık 50 yıllık mazisine rağmen güncelliğini korumayı başarmışa benziyor. 1971’de vizyona giren Le Mans da tıpkı filmin en önemli aksesuarı olan Tag Heuer Monaco gibi hâlâ popülaritesini koruyor; hatta tüm zamanların en iyi yarış filmlerinden biri kabul ediliyor.

Michael Delaney karakterinin film boyunca yarış tulumunun göğsünde taşıdığı Heuer logosu da markanın bu filmle olan gönül bağını bir adım ileriye taşıyor. Günümüzde motor sporları endüstrisinin dünya devi markalarla olan sponsorluk ilişkilerine baktığımızda, çoğu markanın hayal bile edemeyeceği kadar uzun yıllara yayılan bu eşleşme, hem duygusal hem de ticari açıdan en başarılı ve uzun soluklu örneklerden biri olarak değerlendirilebilir. Meraklısına not; Söylentiye göre Jack Heuer’in filmin setine götürdüğü farklı saat modelleri arasından Monaco’yu seçerek bu efsanenin doğmasını sağlayan kişi Steve McQueen’in ta kendisiymiş.

Breitling Chrono Avenger – Kanlı Elmas

Vizyona girdiği dönemde farklı tartışmalara konu olan 2006 yapımı Kanlı Elmas yani Blood Diamond filminde başrolde Leonardo DiCaprio olsa da gerçek bir saat sever için asıl kahraman Breitling Chrono Avenger’dı diyebiliriz. Siyah kadranı, kahverengi deri kayışı ve 44 milimetrelik titanyum kasasıyla dikkat çeken bu modeli uzun süredir Tag Heuer’in marka elçiliğini üstlenen DiCaprio’nun bileğinde görmek sizi şaşırtmış olabilir. Yine de bu sürprizin, DiCaprio tarafından canlandırılan ve Sierra Leone iç savaşında türlü maceraya atılan Danny Archer’ın karakterini tamamlamak için doğru bir seçim olduğu söylenebilir.

Unutmadan, filmin bazı aksiyon dolu sahnelerinde Breitling Chrono Avenger’ın kadranı, safir kristalin yansımalarından dolayı mavi bir renk alıyor. Bu da tek bir modelin iki farklı görünümle karşımıza çıkmasına neden oluyor.

Panerai PAM 332 – Cehenennem Melekleri

1860 yılında Floransa’da kurulan bir atölyeyle başlayan Panerai’ın hikâyesi, yıllar içerisinde pek çok savaş kahramanının başarısıyla taçlanmıştı. Türkçe’ye Cehennem Melekleri olarak çevrilen The Expendables serisinde kahramanlıklarına yenilerini ekleyen Sylvester Stallone’un da serinin ilk filminde Panerai PAM 332’yi tercih etmesi bir tesadüf değildi.

Uzun yıllar İtalyan donanması için üretim yapan markanın tüketiciyle doğrudan buluştuğu 1993 yılından kısa süre sonra ünlü oyuncunun radarına girdiği biliniyor. Öyle ki Stallone, bir Panerai koleksiyoneri olarak anılıyor. Filmde kullanılan 44 milimetrelik Panerai Luminor 1950 Regatta Rattrapante, 63 yaşında olmasına rağmen iddialı fiziğiyle dikkat çeken oyuncunun bileğinde yabancılık çekmemişe benziyor. Şok önleyici Incabloc sistemiyle güçlendirilen bu modelin macera meraklıları için biçilmiş kaftan olduğunu söylememize gerek bile yok.

Richard Mille RM 032 – Cehennem Melekleri 3

Sylvester Stallone efsanesini sinema seyircisiyle yeniden buluşturma görevini üstlenen serinin devam filminde Barney Ross karakteri, ekibine sıra dışı genç yetenekler katarak maceraya kaldığı yerden devam ediyor. Tabi bu yenilik sadece yeni yol arkadaşlarıyla sınırlı değil; serinin ilk iki filminde Stallone ile özdeşleşen Panerai, yerini yeni nesil saat ustalığının temsilcisi Richard Mille’e devrediyor. Filmde karşımıza çıkan 50 milimetrelik titanyum kasalı Richard Mille RM 032, markanın teknolojik inovasyon misyonuyla örtüşecek şekilde farklı özellikleri bünyesinde barındırıyor. 125.000 dolar etiketli bu modelin şehir içindeki azılı kovalamacalar ya da adeta savaş meydanına dönen sokaklardaki çatışmalardan sağlam çıkabilmesi de markanın teknolojik geliştirmelere yaptığı yatırımın bir sonucu olarak değerlendirilebilir.

Seri yeni bir filmle devam eder mi, Stallone bu olası filmde yer alır mı, henüz bilinmiyor. Ancak ünlü oyuncunun Richard Mille maceraları devam ediyor. Stallone ile birlikte tasarlanan ve bir milyon dolara yaklaşan etiketiyle dikkat çeken RM 25-01 modelinin her türlü zorlu koşula karşı koymak üzere tasarlandığı iddia ediliyor; tıpkı Barney Ross gibi.

Rolex Deepsea Sea-Dweller – Argo

Ben Affleck’in hem yönetmen koltuğuna oturduğu hem de Tony Mendez karakterine hayat verdiği Oscar ödüllü Argo, aldığı ödüller kadar olası bir hatayla da konuşulmayı başarmıştı.

1979-80 yılları arasında Tahran’da geçen hikâye beyaz perdeye yansıdığında Mendez’in bileğinde 2008 yılında piyasaya sunulan Rolex Deepsea Sea-Dweller ile karşılaşmıştık.

Kimileri için bu tercih, affedilmeyecek bir hataydı. Onlarca ödüle aday olma potansiyele sahip bir filmin hazırlık sürecinde böyle bir ihmalin yaşanması akıl almazdı. Saat meraklıları tarafından “zaman yolculuğu yapmayı başaran saat” olarak adlandırılan Deepsea Sea-Dweller, adeta 30 yıl öncesine dönmüş gibiydi. Bu tercihi daha da garipleştirense ilhamını derin denizlerden alan bu modelin, konuyla hiçbir ilgisi olmayan bir filmde kendisine yer edinmesiydi.

Ortada bir karışıklık olduğu iddia edilse de bu durum, Argo’nun en dikkat çeken oyuncularından birisinin Deepsea Sea-Dweller olduğu gerçeğini değiştirmiyor; değil mi?

Jaeger-Le Coultre Master Ultra-Thin Perpetual – Doctor Strange

Başarılı bir beyin cerrahı olan Stephen Strange’in talihsiz bir kaza sonucu ellerini kullanamaz hale gelmesi ve durumla başa çıkabilmek için mistik güçlerden yardım almasıyla gelişen Doctor Strange, başrolü bir saat modeline vermekten çekinmiyor. Jaeger-Le Coultre Master Ultra-Thin Perpetual, hem farklı boyutlar arasında mekik dokuyan kahramanımızın rehberi oluyor hem de kasasının arka bölümüne işlenmiş “Seni ne kadar çok sevdiğimi zaman gösterecek” cümlesiyle aşkın değerini anlamasına yardımcı oluyor.

Master Ultra-Thin Perpetual, doktorun Kamar-Taj adlı sırlarla dolu boyutta yaşadığı maceralara eşlik ederken, bir yandan da Marvel evrenindeki en şık saat tercihlerinden birisi olarak tarihe geçiyor.

Omega CK2129 – Dunkirk

Christopher Nolan’ın bol ödüllü filmi Dunkirk, II. Dünya Savaşı’nın acımasız mücadeleleri arasında sıkışıp kalan askerlerin hazin hikâyesini anlatıyor. Filmde Kraliyet Hava Kuvvetleri’ne bağlı bir pilotu canlandıran Tom Hardy’nin bileğinde gördüğümüz vintage Omega CK2129 ise belki de hikâyenin gerçekliğinin altını çizmek için kullanılıyor.

Omega, sadece filmde değil, gerçek hayatta da bu mücadelede önemli bir yere sahip. Markanın 1940’lı yılların başında Birleşik Krallık Savunma Bakanlığı’na farklı özelliklere sahip yüz binden fazla saat sağladığı biliniyor. Özellikle pilotlar tarafından tercih edilen CK2129 modelininse hem kolay okunan kadran tasarımı hem de olası sarsılmalara karşı geliştirilen koruma mekanizmalarıyla pilotların favorileri arasında yer aldığı söyleniyor.

Yazı: Zeynep Merve Kaya