360 Derece Tasarım
Beril Khalaf Interiors, çok yönlülüğü yücelten bir mimari firması.
İletişim eğitimini yarıda kesip tutkusu olan iç mimarlığa yönelen, mezun olduktan kısa süre sonra ise İstanbul ve New York merkezli iç mimari firmasını kuran Beril Khalaf, konut ve kamusal alan ağırlıklı mekânlarda çalışıyor. 360 derecelik bir yaklaşımla projelerini kucaklayan ve mekanların ihtiyaçlarını gözeterek onları son hallerine kavuşturan Beril Khalaf, çok yönlü bir iç mimar. Bunun en iyi örneklerini son projeleri olan 7.15 GYM ve GKT Bodrum Evi’nde görebiliyorsunuz.
İstanbul, Maslak’taki 7.15 GYM, üç yakın arkadaşın girişimleri sonucu adeta aykırı denilebilecek bir performans mekânı olarak tasarlanmış.
Çevrimiçi platformda gerçekleştirilen antrenmanlara süreklilik sağlanabilecek bir buluşma noktası yaratabilmek amacı ile yola çıkılan 7.15 GYM projesinde özellikle ışık planlaması bir performans sahnesi kadar kapasiteli ve ayarlanabilir olarak planlanmış.
GKT Bodrum Evi ise beldenin tazeleyici havasını içinde barındıran, akılda kalıcı dokunuşlarla, yumuşak renklerle bezenmiş bu huzur verici ev, yine Beril Khalaf Interiors’un elinden çıkan özgün 7.15 GYM’den o kadar farklı ki, bu projelerin aynı yerden doğduğuna inanmak oldukça güç.
Biz de bu iki mekânın arkasındaki ismi tanımak istedik ve Beril Khalaf’ı sık sık yaptığı New York-İstanbul uçuşları arasında yakalayarak, neler yaptığını bir de kendisinden dinlemek istedik.
Beril Khalaf kimdir, ne işle uğraşır?
Üniversiteye sinema ve televizyon bölümü ile başladım. Bu süreç içerisinde edindiğim deneyimler, aslında sahne ve ışık ilişkisinin beni ne kadar etkilediğini daha iyi anlamamı sağladı. Bu nedenle eğitimime Bahçesehir Üniversitesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü’yle devam ettim. Ardından tasarım vizyonumu genişletmek için New York’ta bir sene boyunca çeşitli kurslara ve seminerlere katıldım. Şu anda Beril Khalaf Interiors adı altında İstanbul ve New York merkezli ofislerimizde ulusal ve uluslararası konut, ofis ve ticari alanların iç mimari tasarım ve uygulama işlerini, profesyonel ekibimle birlikte yürütüyorum.
Beril Khalaf Interiors’u tek cümle ile nasıl tanıtırsınız?
Tasarımlarımızda işverenin alışkanlıklarını, beklentilerini ve ihtiyaçlarını özümseyerek, her projeyi ait olduğu yerin doğal, kültürel ve tarihsel bağlamı içinde ele alıyoruz ve 360 derece bütüncül bir tasarım yaklaşımıyla biçimlenmiş projelere imza atıyoruz.
En gurur duyduğunuz projeniz hangisiydi?
En gurur duyduğumuz projemize GKT Bodrum Evi’ni örnek gösterebilirim. GKT Bodrum Evi, Yalıkavak’ta yer alan yaklaşık dört dönümlük bir arazi üzerine konumlanmış 470 metrekarelik bir taş ev. Yaklaşık 13 yıl önce sadece Bodrum’da bulunan lokal Çilek Taşı ile inşa edilmiş. Geleneksel mimarinin sağlamlığından ve kompaktlığından yararlanılan bu mimaride, iç mekânda da ferah ve açık alanlar yaratarak huzur veren bir atmosfer sağlamayı hedefledik. Mekânın bir yazlık ev olarak kullanılacağını göz önünde bulundurarak sürdürülebilir ve kullanım kolaylığı sağlayan malzemeleri tercih ettik. Ayrıca arazinin elverişli olması ve ev sahibinin doğaya duyarlılığı sebebiyle projede solar sistem kullanarak tüm elektrik giderinin güneş enerjisi ile karşılanmasını sağladık.
Şu anda ne üzerinde çalışıyorsunuz?
Devam eden konut ve kurumsal alan projelerimizin yanı sıra uzun zamandır üzerinde çalışmakta olduğumuz tasarım aydınlatma, berjer ve objelerimiz de var.
İş söz konusu olduğunda sizi ne harekete geçirir?
Açıkçası iş söz konusu olduğu zaman mesleğimin en sevdiğim yanı araştırma, hayal etme ve tasarlama süreci ile projeye başlıyor olmak. Bu, beni otomatik olarak harekete geçiriyor. Süreç içerisinde yeni şeyler keşfedebiliyor olmak heyecan verici.
Bir projeyi Beril’e ait yapan şey nedir sizce?
Bir iç mekânın özellikleri, yaratılabilecek boşluklar, değerlendirilebilecek kör noktalar, değerlendirilmemiş alanlar ya da küçük bir dokunuşla çarpıcı bir hale dönüşebilecek kısımlar bir tasarım sürecine başladığımızda bizi yönlendiren unsurlar arasında yer alıyor. Detaycı olmam, tasarladığım mekânlarda da kendisini gösteriyor. Üzerinde düşünülmüş bu detaylar projeyi benzersiz ve kendine özgü bir hale getiriyor.
Röportaj: Zeynep Merve Kaya